bağlantı reklamı

31 Mayıs 2016 Salı

İmmünoonkoloji yöntemiyle kanser tedavisi

İmmünoonkoloji ya da diğer adıyla immünotepari yani bağışıklık sistemini geliştirmeye yönelik tedavi kanser tedavisinde yeni umut oluyor. İmmünoonkoloji yöntemiyle kanser tümörlerinin yok edilmesinde sevindirici sonuçlar alınmaya başlandı. İngiltere ve ABD'de yapılan araştırmalar, vücudun bağışıklık sisteminin kuvvetlendirilerek tümörün yok edildiği immünoonkoloji yönteminin, cilt ve kan kanserlerinden sonra mesane kanserinde de olumlu sonuç verdiğini ortaya koydu.

Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Tarık Esen, Anadolu Ajansı’na yaptığı açıklamada hastalıklarla mücadelede en büyük silahın vücudun kendi bağışıklık sistemi olduğunu belirterek, son yıllarda bilimsel çalışmalarda buna ağırlık verildiğini söyledi.

Bağışıklık sisteminin kuvvetlendirilmesi esasına dayanan yöntemin farklı kanser türlerinin tedavisinde de kullanıldığını anımsatan Esen, şunları kaydetti:

"İmmünoterapi, vücudumuzun her türlü yabancı ajana karşı kendisini korumak üzere geliştirdiği bir sistemdir. Tümör geliştiğinde de onu farklılık kabul ederek, baskılaması gereken bir sistemdir. Ancak, tümörler genel olarak bu vazifeyle yükümle T hücrelerinin görevini yapmasını engelleyici bazı mekanizmalar üretir. Böylece, T hücreleri tümörü fark edemez ve kanser gelişir.Çalışmaları devam eden immünoonkoloji ile tümörün T hücreleri bloke etmek için kullandığı enstrümanlar ortadan kaldırılıyor ve T hücreleri aktif olarak bildiği işi yapıyor."

"Kemoterapi ile birlikte uygulanabilirliği için çalışmalar başladı"

İmmünoonkoloji yönteminin mesane kanseri tedavisinde de kullanılmaya başlandığı, klinik uygulamaların İngiltere ve ABD'de yapıldığını anlatan Esen, sonuçların yurt dışında çok sayıda bilim insanın katıldığı programda açıklandığını aktardı.

Esen, şöyle devam etti:

"Uygulama, standart tedavinin bittiği, yeni bir tedavi planlamasının yapılamadığı, kemoterapiye yanıtsız kalan ve metastaz gelişmiş hastalar üzerinde gerçekleştirildi. Klinik çalışmadan, çok başarılı sonuçlar elde edildi. Tedavi sonrasında, uygulama yapılan hastalarda, yaşam süresinin arttığı belirlendi. Hepsinden önemlisi, bu uygulama sonrasında hastaların yaşam kalitesinde bir sorun yaşanmadığı tespit edildi. Çünkü, kemoterapi döneminde hastanın böbrek ve karaciğerinde hasar gelişebilirken, immünoonkolojinin yan etki profili olağanüstü olumlu. Organ hasarı gelişmiş bir hasta bile bu tedaviyi kaldırabiliyor. Tedavinin kemoterapi öncesine ya da kemoterapi ile birlikte uygulanabilirliği için çalışmalar başladı. İmmünoterapi, gelecekte kemoterapinin yerini alabilecek bir güce sahip olabilir."

Her yıl 430 bin kişiye mesane kanseri teşhisi konuyor

Mesane kanseri dünyada görülme sıklığına göre oldukça yaygın kanser türlerinden biri olarak dikkat çekiyor. Her yıl 330 bin erkek ile 100 bin kadına mesane kanseri teşhisi konuyor.

Türkiye’deki tablo da dünya istatistikleriyle paralellik gösteriyor. Hastalığın, genel kanser türleri arasında görülme sıklığı, erkeklerde 4’üncü, kadınlarda ise 13’üncü sırada bulunuyor. Yılda ortalama 10 bin kişiye mesane kanseri teşhisi konuyor, bunların 7 bin 800’ü erkek, bin 300’ü kadın.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder